Friday, August 14, 2015

'İçtimai Fazilet'in sonu: de facto diktatörlük de jure meşruiyet talep ediyor

Seçimde milli irade tekleme yapınca unutulan milletle buluşmalara geri döndük,  Rize'de CB'nın açıklaması

'Şimdi Almanya'yı da göreceğiz' 14 Ağustos 2015
http://www.aa.com.tr/tr/manset/574729--hakimler-savcilar-yurt-disina-kacar-mi

"Türkiye 10 Ağustos 2014'te yeni bir döneme girmiştir" 

Erdoğan, Türkiye'de hala 10 Ağustos 2014 seçimlerinin ifade ettiği anlamı kavramayan bir kesimin bulunduğunu belirterek, salondakilere şöyle seslendi: 
"Beyler, Türkiye 10 Ağustos 2014 tarihinde milletin doğrudan cumhurbaşkanını seçmesiyle yeni bir döneme girmiştir. Artık ülkede sembolik değil, fiili gücü olan bir cumhurbaşkanı var. Cumhurbaşkanı elbetti anayasada sınırları çizilen yetkiler çerçevesinde ama doğrudan millete karşı sorumlu olarak görevini yürütmek durumundadır. Bu makamda kim oturursa otursun yapacağı budur. İster kabul edilsin, ister edilmesin. Türkiye'nin yönetim sistemi bu anlamda değişmiştir. Şimdi yapılması gereken bu fiili durumun hukuki çerçevesinin yeni bir anayasa ile netleştirilmesi, kesinleştirilmesidir. Hem buna engel olup hem de 'Cumhurbaşkanı her şeye karışıyor' demek yağmur altında yürürken ıslanmaktan şikayet etmekten farksızdır. Bunların durumu budur."

No comments:

Post a Comment